• Sitelere Geri Dön: arsiv.sirince.net / www.sirince.net
  • Emeğin En Özgür Hali Olarak Aşk
     

    Haberler:

    Siteye geri dönmek için tıklayınız: arsiv.sirince.net

    Ana Menü

    Emeğin En Özgür Hali Olarak Aşk

    Başlatan necmi, Tem 19, 2008, 10:45 ÖÖ

    « önceki - sonraki »

    necmi

    Aşk-insan-şiir-insan ve özlediğimiz dünyanın insanı hiç bir zaman olmuş bitmiş tamlanmış bir tarifle ele geçirilebilir değil.

    Anlamaya çalıştığımızı yaşamaya ve yaşatmaya çalıştığımız bir bütünlük algısı... Ve her bütünlük en azından bir eksiğinden devinecektir... Bu gelişim değişim serüveninin içinde "belirsizliğin" içinde yaratıcı duruş cüreti olmadan insanlılık serüveninde yolcu olmak olası değil.  

    "kapsayıcılığı olan, öğreticiliği olan, çok duru bir aklı olan"  

    ınsanın özlem ve isteklerinin açığa çıkardığı bu erdemlerin tümü aşktan aşağısına razı olmayan bir erdem birikimidir ki; ben buna aşk hali diyorum. Bu noktada aşk sadece iyi üretilmiş insan ilişkileri içerisinde var olabilir ve yaşayabilir yaşanabilir.

    Bu aslında inşa ettiğiniz bir yaşam tarzıdır ve nasıl bir yaşam tarzınız varsa öyle bir ömrünüz vardır. ışte burda bir söz "herkesin aşkı kendi ömrüne benzer" aslında hiç bir şey o kadar kendine ait anlamlar yüklü değil, nasıl yaşıyorsanız öyle bir ömrünüz vardır ve nasıl bir ömrünüz varsa öyle bir "aşk" yaşama şansınız vardır.

    Ne yazık ki "emeksiz aşk" birazda yaşadığız ülkeye benzer ve ülkeniz size ne yaptıysa aşkta siz muhtemelen onu yapar:)

    ınsani bütün dertler ve değerler ile yoğrulmuş yaşam sever bir direngenliğin eyleyenliğinde olmak; aslında her etkinliği "aşkla" yapmaktır.

    Eğer bir aşk gelecekse size bilin ki aşkla yaptığınızdan gelecektir.  

    Aşk; aşkla yaptığınız işlerin bileşeninden açığa çıkan duygu düşünce ilişki bütünlüğüdür. Artık, tek tek yaptığınız işlerin kurallarından değil, kendi gerçekleşişinin bileşeninde bir aşkın- akıl davranışıdır ki.  Parçalı kurallar yerine daha yetkin bir yaratıcılık açığa çıkmıştır. Bedrettin'in bütün bilgilerini Nil'e atıp yola çıkışı gibi Nazım'ın her seferinde kendine bambaşka başlayışı gibi...

    Yaşamın her parçasını açıklayan emek; kazandığı insani bileşenle gerçek kimliğini aşkta bulur ve artık burada ki akıl ve erdem aşkın olandır. Aşk emeğin en nitelikli en özgür halinin açığa çıkışıdır diyebilirim. Bu noktada Nazım'a aşk şairi diyen algısızlığa bir sözüm var o şiir-insan aşk-insandır. ışte bütün bunların özlediğimiz dünyanın kendisini istemekle doğrudan iç- içeliği vardır ve bu tanımdaki aşk; emeğin en insani kimliğinin ifadelenişidir.

    Belki de bunun için gerçekçi ol imkânsızı iste denmiştir... bilemiyorum... ve sadece ben aşk deyince aklıma bunlar geliyor.

    Özlediğimiz dünyanın gerçekleştirilmesi için sosyalist devletin varlığı bir erdem disiplinidir gel gelelim ki bu erdem disiplininin kendisini yok ettiği yerde açığa çıkan başka bir "disiplin" vardır ki ben buna da aşk diyorum.

    Belki de diyorum aşk yapıcı yıkıcılıktır... Yok sakın tarif etmeye çalıştığımı düşünmeyin sadece anlamaya çalışıyorum. Ama bildiğim bir şey var ki aşk; emek bileşenidir ve ömrünüz nasıl bir emek-bileşeniyse ise öyle bir aşkınız olacaktır...

    "çok çalışmanız gerekir gençler çok... Öyle hazırda sizi bekleyen bir emek-aşk yok..."


    *, aşk damla derinliğinde görmektir denizi

    aşk yoluna serin bütün erdemlerinizi
    mutlaka gelir ezerek hepsini
    aşk bu neylesin sizin erdeminizi

    o baştan başlamaktır kendini
    hatırlamak anmak erdemin işi
    aşk damla derinliğinde yaşayandır denizi
    anmak hatırlamak unutanların işi

    aşkın aklı densizdir
    baştan kaldırır bütün den-denleri
    açık seçik engin deniz gözüm
    deki neylesin deni

    derki damlanın deniz eyleyeni
    aşk hemen her yerde şimdi
    hiç yeri zamanı yoktur
    bilmez güzel gün beklemeyi
    o mekan tutuşturur kendinde vaktini

    kaldırın bütün saatleri
    o an ustası aşkın akış Ran
    hem evvel hem ahir
    diyor ki her an hemen şimdi

    ağlarımda takılı gözyaşı
    çekilir nazım'ın çilesi
    gün güneş gökyüzü
    gökkuşağı insan nefesi
    bin desen dokundum kendime
    ne desen bende aşktır şimdi

    necmi otçu

    ONURCA

    "Emeğin En Özgür Hali Olarak Aşk"...

    Başlığı, güzel olduğu kadar çarpıcı buldum. Söz yerindeyse "damıtılmış" aşkı betimlemesi anlamında emeğe dikkat çekmen yerine oturmuş. Yazında da objektifliğe ilişkin iyi köprüler var sevgili Necmi dostum.

    Teşekkürler.

    necmi

    Bu çalışma dostluğun yorumlarıyla paylaşılmadan önce o kadar güzel değildi... Yorumlarınızın kattığı güzellik için asıl ben teşekkür ederim...
    Aşktan azına razı olamayan duyarlılığınıza dostlukla...

    sevgiemektir

    yaşamış olduğumuz toplumda tüm değerler kirletilmeye çalışılıyor düzen tarafından .en temiz en saf duygularımızdır aşk  ama günümüz modası aşkları bariz ortada adına aşk denirse ,başka bir ad bulmak gerek aşkın adına .

    aşk ve sevgi emek ,üretkenlik,paylaşım ve özgürlük ister.

    sevgili necmi yazınızı çok beğendim ellerinize ve yüreğinize sağlık.